- haşlamak
- أنبسلقوبخ
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
haşlamak — nsz 1) Bir şeyi kaynar suya daldırmak Sebze haşlamak. 2) i Bir şeyin üstüne kaynar su dökmek 3) Suda kaynatarak pişirmek Nine, yolda yerim diye iki yumurta haşladıydı teyze. H. E. Adıvar 4) i Kaynar sıvı bir şeyi yakmak Kaynar su ayağımı haşladı … Çağatay Osmanlı Sözlük
böddürmek — haşlamak, haşlayarak pişirme … Beypazari ağzindan sözcükler
börtdürmek — haşlamak, hafif pişirmek … Beypazari ağzindan sözcükler
gavruşturma — haşlamak, yakmadan yemeği karıştırmak … Beypazari ağzindan sözcükler
börtmek — i, er, hlk. Az pişirmek, haşlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
haşlama — is. 1) Haşlamak işi 2) Haşlanarak pişirilen şey Ben incik yerinin haşlamasını severim. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
alabanda vermek — argo azarlamak, paylamak, haşlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük